Stoma açıklığının açılıp kapanması, stoma hücrelerinin hareketi ile sağlanır. Stoma hücrelerinde ışıklı ortamlarda fotosenteze bağlı olarak değişen turgor basıncının değişimi stoma açıklığının büyümesine veya küçülmesine neden olur. Fotosentezin yapılamadığı karanlık ortamlarda stoma açıklığı çoğunlukla kapalıdır.
Stoma hücrelerinde fotosentezle üretilen glikoz miktarı ve nişastanın glikozlara dönüşümü arttıkça arttıkça stoma hücrelerinin yoğunluğu artar. Yoğunluğun artması osmotik basıncın artmasına neden olur. Sonuçta stoma hücrelerine komşu epidermis hücrelerinden su girişi olur. Fazla miktarda su alındığında stoma hücrelerinin turgor basıncı artar. Zamanla artan turgor basıncı, stoma hücrelerinin ince olan dış çeperlerini dışarıya doğru gerginleştirir ve stoma açıklığı açılmış olur. Açılan stoma porundan terleme ile su buharı atıldığı gibi oksijen ve karbondioksit değişimi de yapılır.
Karanlıkta fotosentez yapılamadığı için glikoz üretimi durur. Aynı zamanda glikozlar nişastaya dönüştürüldüğü için stoma hücrelerinin serbest glikoz miktarı azalır. Suyun stoma hücrelerinden komşu hücrelere geçmesi stoma hücrelerinin turgor basıncı azalır. Bunun sonucu olarak stoma hücreleri gerginliğini kaybeder ve hücreler birbirine yaklaşarak stoma açıklığı kapatılmış olur.
Stoma açıklığının açılıp kapanmasında iklim şartlarının da önemli etkisi vardır. Havanın kuru, fazla sıcak ve rüzgarlı olduğu veya toprakta yeterli suyun bulunmadığı zamanlarda bitkinin topraktan aldığı su miktarı azalır. Ayrıca stoma hücreleri terleme yaparak kaybettiği suyu karşılayamadığı için turgorlu durumunu koruyamaz. Sonuçta stoma hücreleri birbirine yaklaşır ve stoma açıklığı kapanır. Bu durum bitkinin çok az miktarda aldığı suyun korunmasına yardımcı olur. Ancak stomaların kapanması dışarıdan karbondioksitin alınmasını da engeller. Stomaların bu durumu fotosentezi ve glikoz üretimini azaltır veya durdurabilir.
Fotosentez Nedir? Fotosentez Hızına Etki Eden Etkenler İçin Tıklayın.