Sponsorlu Bağlantılar

Yeni doğan bebeklerin fiziksel ve zihinsel gelişimlerinde anne sütü büyük öneme sahiptir. Bebeklerin, virüs ve bakterilere karşı bağışıklık sistemi zayıf olduğundan takviye gıdalara ihtiyaç duyarlar. Yaradılış olarak bu boşluğu anne sütü doldurabilir. Annelerin doğan bebeklerine karşı en büyük fedakarlığı, onlara anne sütü verebilmeleridir. Bebeklerin bedensel ve duygusal doyumu, annenin ise duygu doyumu ve fedakarlık gelişimi için anne sütü çok önemlidir.

Geçmiş yıllarda Avrupa ülkelerinde yeni doğan bebekler ilk olarak anne kucağına bırakılarak, anne ile bebek arasında duygusal bağ oluşması sağlanırmış. Bu uygulama son yıllarda ülkemizde de yaygınlaşmış durumdadır.

 

Anne Sütü Oluşumunda İlk 1-2 Saatin Önemi

Doğum sonrası bebek annenin bağrına konularak, duygusal bağ oluşumu sağlanır. Ebeveynler ve doktorlar bebeğin, ismini, kilosunu, doğum zamanını ve diğer bilgilerini sisteme kaydederek, bileklik olarak bebeğin bileğine takarlar. Bebeğin gerekli bakımları yapılarak annenin yanına getirilir.

 

Sponsorlu Bağlantılar

Burada ki önemli noktalar şunlardır;

  • Doğum sürecinin normal gerçekleşmesi
  • Bebeğin doğum sonrası, annenin bağrına konulması
  • Bebeğe ilk gıda maddesi olarak anne sütü verilmesi
  • Bu süreçte, babanın aileye duygusal ve psikolojik destek sağlaması
  • Doğum sonrasında geçen sürede bebeğin anne yanında tutulması

Doğum sonrasında anne sütünün hemen gelmeyeceği söylense de, annenin memesinden birkac damla sarımsı bir sıvı çıkmaktadır. Halk arasında “Ağız Sütü” diye tabir edilen bu mucizevi süt “Kolostrum” olarak adlandırılır. Bebeğe ilk yarım saatlik süre zarfında ve ilerleyen zamanlarda verilmelidir. Bu sıvı  antikor ve vitamin bakımından  zengin olduğundan bebeği mide-bağırsak hastalıklarından  korumaktadır. Doğum sonrasındaki 4-5 günlük sürede anneden beyaz süt gelmektedir. Salgılanan süt bebeğin ihtiyaç duyduğu gıdayı fazlasıyla sağlayacaktır.

Bilim adamları, kolostrumdaki antikorların tamamının vücut tarafından emilmediğini ve sindirim sistemine yerleştiğini gözlemlemişlerdir. Kolostrumun, ilerleyen zamanlarda gıda ve sıvı kaynaklı bulaşan ve bağırsak çeperine yapışan zararlı bakterilere  saldırdıkları belirlenmiştir.

 

Beyinde yer alan hipofiz bezi, oksitosin hormonu emzirme ile salgılanıyor ve bu süt akımı refleksi ne dönüşüyor. Bebeğin anneyi hissetmesinin önemi kadar, anne içinde bebeğinin kokusu, sesi ona dokunması, görmesi annenin sütünü arttırıyor, bebeğini hayal etmesi bile emme refleksini güçlendiriyor. Bu nedenle; bu süreçte anne, stres, korku, kaygı ve üzüntü gibi olumsuz durumlardan uzak durmalıdır.

Sponsorlu Bağlantılar

 

Araştırmalara göre, “Kolostrum” alan bebeklerde üst solunum yolu ve bağırsak hastalıklarının 7 kat azaldığı gözlemlenmiştir.

 

Kolostrum Sütünün Faydaları

  • Bebeğin bağırsakları antikor üretimi yapana kadar bu ihtiyacı “kolostrum” sağlamaktadır.
  • Büyümeye yardımcı olur, mikroplara karşı korur ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
  • Gastrointestinal enfeksiyonlara karşı koruyucudur.
  • Bebeğin ilk dışkısını rahatlıkla çıkarmasına olanak sağlar.
  • Sarılığı önler.
  • Sarı Sütün içinde bulunan PRP maddesi, alerjiler ve otoimmün hastalıklara bağlı olarak oluşan, ağrı, şişlik ve enflamasyonu azaltmakta veya ortadan kaldırmaktadır.
  • Bağırsak enfeksiyonlarını önlemektedir.

Sponsorlu Bağlantılar