Sponsorlu Bağlantılar
Şapka Kanunu ve Kılık Kıyafette Değişiklik (25 Kasım 1925)
- Osmanlı’nın cumhuriyetin ilk yıllarına taşınan en önemli simgesi fes idi. II. Mahmut zamanında kullanılmaya başlanan fes, kısa zamanda dinin en önemli sembolü haline gelmiştir.
- Bu dini sembolü ortadan kaldırmak ve toplumdaki karışıklığa son vermek amacıyla 25 Kasım 1925’te Şapka Giyilmesi Hakkındaki Kanun kabul edilmiştir.
- Fes, kalpak, sarık gibi başlıklar yasaklanmıştır.
- 3 Aralık 1934’te bütün dinlerin üst düzey temsilcileri dışında, dini kıyafetlerin ibadethane dışında giyilmesini yasaklayan yasa kabul edilmiştir.
- Türk kadınının kıyafetiyle ilgili olarak herhangi bir yasal düzenleme yapılmamıştır. Atatürk, Türk kadınının çağdaş ve uygar kıyafet kullanması konusunda sık sık uyarıcı konuşmalar yapmıştır.
Tekke, Zaviye ve Türbelerin Kapatılması (30 Kasım 1925)
Halkın dini duygularının sömürüldüğü tekke, zaviye ve türbeler 30 Kasım 1925’te çıkarılan yasayla kapatılmıştır.
Nedenleri
- Toplumda ekonomik ve dini sömürünün merkezleri haline gelmeleri
- Siyasal otoriteyi tehdit etmeleri
- Toplumda birlik ve beraberliği bozmaları
- Cumhuriyet Dönemi yeniliklerine karşı olmaları
- Toplumsal gelişmeleri engellemeleri
- Laik düzene karşı olmaları
Not : Tarikat lideri olan Şeyh Sait’in isyanından sonra Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılmasına karar verilmiştir.
Sonuçları
- 30 Kasım 1925’te Tekke, zaviye ve türbeleri kapatılmış ayrıca tarikatların faaliyetleri yasaklanmıştır.
- Şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik ve türbedarlık gibi tarikat unvanları, bu unsurlara ait kılık kıyafetlerin giyilmesi yasaklanmıştır.
- Büyük devlet adamlarına ve din büyüklerine ait türbelerin cami ve mescit olarak kullanılan dini kurumların varlığına izin verilmiştir.
Soyadı Yasası (21 Haziran 1934)
Nedenleri
- Ticari, mali, mülkiyet, askeri ve hukuki alanda kolaylık sağlamak, resmi işlemlerdeki kargaşayı gidermek
- Ayrıcalık ifade eden ünvanları kaldırarak toplumsal eşitliği sağlamak
- Topluma çağdaş bir nitelik kazandırmak
Bu yasa ile;
- Ağa, hacı, hoca, molla, hafız, paşa, efendi gibi ayrıcalık ifade eden ünvanlar, Osmanlı’dan kalma rütbe ve nişanlar kaldırılmıştır.
- Her vatandaşın ahlaka aykırı ve gülünç olmayan, ırk ve millet ismi taşımayan bir soyadı alması ve alınan soyadların Türkçe olması zorunluluğu getirilmiştir.
Böylece Atatürk’ün hedeflediği eşit ve ayrıcalıksız toplum yaratma yolunda önemli bir adım atılmıştır. Bu yenilik Atatürk’ün halkçılık ilkesinin doğal bir sonucudur.
24 Kasım 1934’te Mustafa Kemal Paşa’ya, TBMM tarafından “Atatürk” soyadı verilmiştir. Yine çıkarılan bir başka yasayla “Atatürk” soyadının başkaları tarafından alınması ve kullanılması yasaklanmıştır.
Takvim, Saat, Ölçü Sistemlerindeki Değişiklikler
Nedenleri
- Takvimde ikili uygulamayı kaldırmak (Hicri-Rumi)
- Uluslararası ticari ve siyasi ilişkilerde ortaya çıkan uyumsuzluk ve kargaşayı sona erdirmek
a) 26 Aralık 1925’te Hicri takvim yerine miladi takvim kabul edilmiştir
Uluslararası saat sistemi benimsenmiştir.(Uygulamaya 1 Ocak 1926’da geçilmiştir)
b) 20 Mayıs 1928’de uluslararası rakamlar kabul edilmiştir.
c) 1 Nisan 1931 de arşin, endaze yerine metre; okka yerine kilo sistemi kabul edilmiştir.
d) 1935’te hafta sonu tatili cumadan pazara alınmıştır.
Sponsorlu Bağlantılar