Genetik sürüklenmeyi daha iyi anlatabilmek için bir örnekle başlayacak olursak ; Bir bozuk parayla bin defa yazı-tura atıldığında yazı ve tura gelme sayısı gittikçe birbirine yaklaşır ve yaklaşık eşit sayıda olur. Ancak yazı- tura atma sayısı az olursa yazı ve tura gelme şansı birbirinden çok farklıdır. Atış sayısı ne kadar çok artarsa beklenen sonuca o kadar yaklaşılacak, tersine atış sayısı ne kadar az olursa beklenen sonuçtan sapmalar o kadar fazla olacaktır.

Yeni bir generasyon allellerini bir önceki generasyondan ne kadar rastgele bir şekilde almışsa, diğer bir değimle yeni generasyonu oluşturan örnek sayısı ne kadar büyükse bir önceki generasyonun gen havuzu bu generasyonda o kadar iyi temsil edilmiş olur.

Bir populasyon küçükse bu populasyonun gen havuzu örnekleme hatasından dolayı bir sonraki generasyonda doğru olarak temsil edilemez. Mesela küçük bir kır çiçeği populasyonunda pembe (A) ve beyaz(a) çiçeklerin allel frekansları dengede değildir ve generasyonlar boyunca dalgalanır. Populasyondaki bitkilerin sadece bir kısmı üremeyi yönetir ve birbirini izleyen generasyonlar sonunda genetik varyasyon azalır. Bu olaya genetik sürüklenme adı verilir ve mikroevrimin çok önemli bir faktörüdür.

Genetik sürüklenme küçük bir populasyonun gen havuzunda şans eseri meydana gelen değişimlerdir. Böyle bir populasyonun çevresine uyum sağlaması ise ancak şansa bağlıdır. Bir evrim faktörü olarak bir populasyonda genetik sürüklenmenin hiçbir etkisinin olmaması için bir populasyonun sonsuz büyüklükte olması gerekir. Bu durum mümkün olmamakla beraber birçok populasyon, üzerindeki genetik sürüklenme etkisi ihmal edilebilecek kadar büyüktür. Ancak bazı populasyonlar da önemli derecede genetik sürüklenme etkisi gösterecek kadar küçüktür.